gülümsemeyi severim

havaalanı ve haber

kırk iki gün hikayelerinde bugün, "işaretleri okumak"...

hani bir şeyi çok istersin ya, gece uyutmaz, gündüz rüya gördürür, hayal kurdurur, inandırır seni... sonra çekiliverir geri, beklersin bir haber gelsin, gelmez, beklersin, beklemeye devam edersin ve hayal kurmaya... 

sonra dünyanın ne kadar küçük olduğunu hatırlatır bir telefon konuşması, haber beklediğim bir projenin konuşmasına arkadaşım hava alanında şahit olmuş, uçağa binmek üzereyken, arkasında yolcu anlatmaya başlamış, şöyle oldu, böyle oldu, uçak kalkana kadar devam etmiş konuşma, arkadaşımın da kulak misafirliği devam etmiş, yolculuk biter bitmez, uçaktan iner inmez aradı beni, bulmacanın parçalarını birleştirmeye çalıştık, bir sonra ki adım ne olabilir, ne olamaz, nasıl olur ki bu iş acaba olur mu ki? bilmiyorum ki:) 

umudum var, her şeyin çok güzel olacağına dair :) 

disney in geçen sene oscar kazanan bu animasyonu bu yazının videosu olsun, karşımıza çıkan işaretleri iyi okuduğumuz bir hafta olsun..



ben herkes mutlu olsun isterim,

öptüm,bye... 

0 yorum: